Haber Bomba-Haber Arama...

Son Dakika etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Son Dakika etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Eski Vekilin Bulunduğu Polis Aracına saldırı..!

HABER BOMBA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Twitter hesabından hakaret ettiği gerekçesiyle hakkındaki şikayetler yüzünden gözaltına alınan eski AK Parti Milletvekili Feyzi İşbaşaran'ı, gözaltında bulunduğu karakol önünde bir grup Ak Partili protesto etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Twitter hesabından hakaret ettiği gerekçesiyle hakkındaki şikayetler yüzünden gözaltına alınan eski Ak Parti Milletvekili Feyzi İşbaşaran'ı, gözaltında bulunduğu karakol önünde bir grup Ak Partili protesto etti.
İş başaran adliyeye götürülürken, bindirildiği minibüsü yumurta yağmuruna tutan kalabalığı polis güçlükle kontrol altına aldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Başbakanken ve Cumhurbaşkanı olduktan sonra hakaret içerikli twitler attığı için hakkında yakalama kararı bulunan eski Ak Parti Milletvekili Feyzi İşbaşaran, Sabah Beyoğlu'nda kaldığı otelde gözaltına alındı. Feyzi İşbaşaran gözaltına alındıktan sonra da Twitter hesabından, bazı paylaşımlarda bulunduğu iddia edilen İşbaşaran'ı protesto etmek isteyen yaklaşık 100 kişi, İşbaşaran'ın götürüldüğü Beyoğlu Polis Merkezi önünde toplandı. Ellerinde çeşitli dövizler taşıyan kalabalık, "Cumhur burada Feyzi nerede", "Hepimiz Tayyibin askerleriyiz" şeklinde sloganlar attı.
Polis merkezi önünde çevik kuvvet ekipleri önlem alırken Ak Parti Milletvekili Metin Külünk de polis merkezi önüne geldi. Külünk burada kalabalığa yönelik yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Özgürlük başlığı altında, küfür etmek onu ölümle tehdit etmek kimsenin haddi değildir. Bu millet seçtiği adama sahip çıkar. Bu millet seçtiği seçtiği lidere sahip çıkmıştır. Recep Tayyip Erdoğan da bu milletin seçtiği Cumhurbaşkanıdır. İnsanların eleştirel yaklaşımına saygı duyarız. Ama bir insana özgürlük başlığı altında tehdit, küfür, hakaret asla kabul edilir, değildir. Ama kimse ama hiç kimse devlet başkanımıza sosyal medya üzerinden hakareti sahibine iade ediyoruz. İnanıyoruz ki hukuk ve adalet gerekeni yapacaktır. Biz adalete güveniyoruz. Ama sizden ricam bir başkasının yanlışıyla asla hareket etmeyin. Biz öyle bir medeniyet anlayışına sahibiz ki, kötüye dahi güzellikle cevap verecek kadar güzel ruhlara sahibiz. Onun da yaptığı bu büyük yanlışın hesabını adalet soracaktır. Asla burada gösterdiğiniz duyarlılığa eskizlik getirecek bir şey yaymayınız. Güzelce tavrınızı koydunuz, güzelce dağılıp evlerinize gidin."
Milletvekili Metin Külünk'ün kalabalığa yaptığı konuşmadan kısa süre sonra Feyzi İşbaşaran polis merkezinden çıkartıldı. Bunu fark eden kalabalık İşbaşaran'ın bindirildiği minibüsü yumurta yağmuruna tuttu. Araç hareket ettiği sırada da polis barikatını zorlayan gruptan bazıları aracı yumruklayıp tekme attı. Çevik kuvvet polisleri grubu geri püskürtürken, hareket halindeki araçla kalabalık arasında kalan Milletvekili Külünk ezilme tehlikesi geçirdi.
İşbaşaran adliye götürüldükten sonra protestocu grup olaysız dağıldı.

Eski Vekilin Bulunduğu Polis Aracına saldırı..!

HABER BOMBA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Twitter hesabından hakaret ettiği gerekçesiyle hakkındaki şikayetler yüzünden gözaltına alınan eski AK Parti Milletvekili Feyzi İşbaşaran'ı, gözaltında bulunduğu karakol önünde bir grup Ak Partili protesto etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Twitter hesabından hakaret ettiği gerekçesiyle hakkındaki şikayetler yüzünden gözaltına alınan eski Ak Parti Milletvekili Feyzi İşbaşaran'ı, gözaltında bulunduğu karakol önünde bir grup Ak Partili protesto etti.
İş başaran adliyeye götürülürken, bindirildiği minibüsü yumurta yağmuruna tutan kalabalığı polis güçlükle kontrol altına aldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Başbakanken ve Cumhurbaşkanı olduktan sonra hakaret içerikli twitler attığı için hakkında yakalama kararı bulunan eski Ak Parti Milletvekili Feyzi İşbaşaran, Sabah Beyoğlu'nda kaldığı otelde gözaltına alındı. Feyzi İşbaşaran gözaltına alındıktan sonra da Twitter hesabından, bazı paylaşımlarda bulunduğu iddia edilen İşbaşaran'ı protesto etmek isteyen yaklaşık 100 kişi, İşbaşaran'ın götürüldüğü Beyoğlu Polis Merkezi önünde toplandı. Ellerinde çeşitli dövizler taşıyan kalabalık, "Cumhur burada Feyzi nerede", "Hepimiz Tayyibin askerleriyiz" şeklinde sloganlar attı.
Polis merkezi önünde çevik kuvvet ekipleri önlem alırken Ak Parti Milletvekili Metin Külünk de polis merkezi önüne geldi. Külünk burada kalabalığa yönelik yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Özgürlük başlığı altında, küfür etmek onu ölümle tehdit etmek kimsenin haddi değildir. Bu millet seçtiği adama sahip çıkar. Bu millet seçtiği seçtiği lidere sahip çıkmıştır. Recep Tayyip Erdoğan da bu milletin seçtiği Cumhurbaşkanıdır. İnsanların eleştirel yaklaşımına saygı duyarız. Ama bir insana özgürlük başlığı altında tehdit, küfür, hakaret asla kabul edilir, değildir. Ama kimse ama hiç kimse devlet başkanımıza sosyal medya üzerinden hakareti sahibine iade ediyoruz. İnanıyoruz ki hukuk ve adalet gerekeni yapacaktır. Biz adalete güveniyoruz. Ama sizden ricam bir başkasının yanlışıyla asla hareket etmeyin. Biz öyle bir medeniyet anlayışına sahibiz ki, kötüye dahi güzellikle cevap verecek kadar güzel ruhlara sahibiz. Onun da yaptığı bu büyük yanlışın hesabını adalet soracaktır. Asla burada gösterdiğiniz duyarlılığa eskizlik getirecek bir şey yaymayınız. Güzelce tavrınızı koydunuz, güzelce dağılıp evlerinize gidin."
Milletvekili Metin Külünk'ün kalabalığa yaptığı konuşmadan kısa süre sonra Feyzi İşbaşaran polis merkezinden çıkartıldı. Bunu fark eden kalabalık İşbaşaran'ın bindirildiği minibüsü yumurta yağmuruna tuttu. Araç hareket ettiği sırada da polis barikatını zorlayan gruptan bazıları aracı yumruklayıp tekme attı. Çevik kuvvet polisleri grubu geri püskürtürken, hareket halindeki araçla kalabalık arasında kalan Milletvekili Külünk ezilme tehlikesi geçirdi.
İşbaşaran adliye götürüldükten sonra protestocu grup olaysız dağıldı.

8 kişiye 301 kez ağırlaştırılmış müebbet..!

HABER BOMBA
Soma’da 301 işçinin hayatını kaybettiği faciayla ilgili 6 aydır süren soruşturma tamamlanarak fezleke Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. 1’inci şüpheli gösterilen Soma A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan ve 7 kişinin ‘kasıtla adam öldürme ve yaralama’ suçunu işledikleri belirtilerek, 301 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılanmaları istendi. Diğer 29 şirket çalışanına da ‘taksirle adam öldürmek’ten 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
MANİSA’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014’te meydana gelen ve 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasının sorumluları hakkında tarihi cezalar istendi. Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’ye ait Eynez Maden Ocağı’nda yaşanan olayla ilgili 6 aydır soruşturmayı yürüten Soma Cumhuriyet Savcılığı, fezlekeyi Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Hürriyet’in ulaştığı fezlekede, 45 kişinin ismi ‘şüpheli’ olarak yer aldı. 1”inci şüpheli olarak ise Soma A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan gösterildi. Gürkan’la birlikte halen tutuklu olan 8 kişinin 301 kez ağırlaştırılmış müebbet cezasıyla yargılanmaları talep edildi. Facianın hemen ardından tutuklanan Can Gürkan, vardiya amirleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık, İsmail Adalı, Genel Müdür Ramazan Doğru, teknik nezaretçi Ertan Ersoy, İşletme Müdürü Akın Çelik, ve maden teknisyeni Mehmet Ali Günay Çelik’in TCK 81’inci maddesinde yer alan ‘olası kasıtla adam öldürme ve yaralama’ suçunu işledikleri iddia edildi. Ayrıca fezlekede 301 kez ağırlaştırılmış müebbete 21’inci maddenin tatbiki halinde cezanın her bir ölen için 20 ile 25 yıla düşebileceği belirtildi. Şirket görevlileri Yalçın Erdoğan, Ergün Yılmaz, Harun Güneş, Coşkun Derici, Harun Yılmaz, Fuat Ünal Aydın, Necati Karadeniz, Erdem Canbaz hakkında da TCK 85/2’den yani ‘bilinçli taksirle adam öldürmek’ten müebbet hapis cezası istendi. Savcı, müebbet istediği bu 8 kişinin de 22’inci maddenin uygulanmasıyla 32 aydan 20 yıla kadar yargılanabileceklerini öngördü.
Fezlekede yine şirket görevlisi 29 kişi hakkında da ‘taksirle adam öldürmek’ten 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Bu kişiler şunlar: Serkan Kocaman, Soner Günay, Ümit Şahin, Nazmi Cem Nesemioğulları, Hüseyin Alkan, Adem Ormanoğlu, Burhan Karabaş, Sertaç Büyükgüney, Nimetullah Uğurlu, Efkan Kurt, Mehmet Bayri, Sertan Güney, Batuhan Ünlüyol, Ozan Sezer, Erdoğan Cinoğlu, Halil Sarı, Serhat Dinç, Saltuk Alp Demir, Uğur Karabulut, Sertan Günay, Mehmet Uçgun, Ömer Değirmenci, Fahri Pançar, Olcay Erşin, Mehmet Avcı, Halil Burhan, Hüseyin Ergin, Hilmi Karakoç, Caner Uysal.
Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız ise ilk 16 şüpheli hakkındaki cezayı yeterli ancak diğerleri hakkında talep edileni yetersiz bulduklarını söyledi: “29 kişi hakkında ‘taksirle öldürme’ değil ‘ihmal davranışla ölüme neden olma’ cezası verilmesini istiyoruz. Maden işletmesi daha önceki şirket tarafından devredilirken önceki grup ‘Burada sık sık yangın meydana geliyor. Biz yeterli verim alamadığımız için devrediyoruz’ diyor. Bu şirkete devrediyor. Buraya geldiklerinde işletme projesi hazırlayıp Bakanlığa, TKİ’ye (Türkiye Kömür İşletmeleri) veriyorlar. TKİ ‘Bu projeyi uygulayın’ diyor. Projede havalandırma ve iş güvenliği tedbirleri var. Proje olmasına rağmen, rezerv zayiatı olacak diye rafa kaldırıyorlar, vazgeçiyorlar. Ama aynı koşullarda 1 milyon 500 bin ton yıllık üretim, 2012-2013 yıllarında 3.5 milyon tona çıkıyor. 2010’daki bu projeye göre yeraltında 2 bin 500 çalışan olması gerekirken 3 bin 800 çalışana çıkıyor sayı. Yani müthiş bir yoğunluk meydana geliyor ve bu üretim artışı amaçlı çalışmayla da iş güvenliği tedbirleri ihmal ediliyor. Hiçbir müfettiş daha önceki bu işletme projesi uygulanıyor mu, tedbirler alınmış mı diye üzerinde durmuyor. TCK 83’üncü maddeye gelirsek... Bir kişinin yükümlü olduğu görevi yapmaması neticesi yani ihmalli bir davranışı sonucu ölüm meydana gelmişse temel ceza olarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine 20 yıldan 25 yıla kadar, eğer müebbet hapis cezasını gerektirmiyor ise 15 ila 20 yıla kadar, diğer hallerde de 10’dan 15 yıla kadar hapis cezasına hükmeder. Bu fezlekede yer alan tedbirsizlikle yani taksirle ‘birden fazla kişinin ölümüne sebep olma’ yerine bu maddenin uygulanmasını istiyoruz. 16’dan 45’e kadar ki sanıklar hakkında cezayı yeterli bulmuyoruz. Daha önce benzer bir durumda kasten adam öldürmekten böyle bir ceza verilmedi. İlk defa Soma Cumhuriyet Savcılığı bunu istedi. Tarihi cezalar istendi. Bu daha başlangıç. O bakımdan onaylamakla birlikte gerek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerek Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na Cumhuriyet Savcılığı’nın istediği soruşturma izinlerinin derhal verilmesini talep ediyor ve uyarıyoruz. Bilirkişi raporunda kusurlu olarak görülen Maden İşleri Genel Müdürü, TKİ Yönetim Kurulu Başkanı, TKİ İşletme Dairesi Başkanı, 2010’dan beri Soma A.Ş. ve Eynez Projesini inceleyen MİGEM Kontrol ve Denetleme Kurulu elemanları ile olay tarihinden önceki son 2 yıl içindeki Çalışma Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Müfettişleri hakkındaki davayı ayırdıklarından bunların da cezalandırılmasını istiyoruz.”
MANİSA’nın Soma ilçesinde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayı araştırmak üzere oluşturulan TBMM Araştırma Komisyonu üyeleri, 30 Ekim günü olayın meydana geldiği ocağa indi. Madenin işçilere mezar olan noktasında incelemelerde bulunan komisyon üyesi vekiller, içerinin görüntülerini ilk kez kamuoyuyla paylaştı. Türkiye’nin en büyük maden kazalarından biri olan Soma’dan geriye demir ve moloz yığınlarının yer aldığı bu fotoğraflar kaldı. Komisyon üyelerinin, maden içindeki göçüklerden dolayı bazı bölümlerden eğilerek, zaman zaman da sürünerek geçtiği belirtildi. Komisyon üyesi CHP’li Hasan Ören, kazanın olduğu noktaya indiğinde gördüğü manzarayı, “Tüyleriniz diken diken oluyor, inanın kendimi kaybettim. Orada bir insanın çalışması mümkün değil. Bir imkân olsa da cehennemin bir fotoğrafını çekseniz, Soma’daki madenin içindeki işte o görüntüdür. 30 metrelik bir alanı sürünerek geçtik. Bir de orası devletin ruhsatlandırılmış madeni, özellere geldiğinizde işler orada daha da kötü” sözleriyle açıkladı.

8 kişiye 301 kez ağırlaştırılmış müebbet..!

HABER BOMBA
Soma’da 301 işçinin hayatını kaybettiği faciayla ilgili 6 aydır süren soruşturma tamamlanarak fezleke Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. 1’inci şüpheli gösterilen Soma A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan ve 7 kişinin ‘kasıtla adam öldürme ve yaralama’ suçunu işledikleri belirtilerek, 301 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılanmaları istendi. Diğer 29 şirket çalışanına da ‘taksirle adam öldürmek’ten 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
MANİSA’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014’te meydana gelen ve 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasının sorumluları hakkında tarihi cezalar istendi. Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’ye ait Eynez Maden Ocağı’nda yaşanan olayla ilgili 6 aydır soruşturmayı yürüten Soma Cumhuriyet Savcılığı, fezlekeyi Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Hürriyet’in ulaştığı fezlekede, 45 kişinin ismi ‘şüpheli’ olarak yer aldı. 1”inci şüpheli olarak ise Soma A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan gösterildi. Gürkan’la birlikte halen tutuklu olan 8 kişinin 301 kez ağırlaştırılmış müebbet cezasıyla yargılanmaları talep edildi. Facianın hemen ardından tutuklanan Can Gürkan, vardiya amirleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık, İsmail Adalı, Genel Müdür Ramazan Doğru, teknik nezaretçi Ertan Ersoy, İşletme Müdürü Akın Çelik, ve maden teknisyeni Mehmet Ali Günay Çelik’in TCK 81’inci maddesinde yer alan ‘olası kasıtla adam öldürme ve yaralama’ suçunu işledikleri iddia edildi. Ayrıca fezlekede 301 kez ağırlaştırılmış müebbete 21’inci maddenin tatbiki halinde cezanın her bir ölen için 20 ile 25 yıla düşebileceği belirtildi. Şirket görevlileri Yalçın Erdoğan, Ergün Yılmaz, Harun Güneş, Coşkun Derici, Harun Yılmaz, Fuat Ünal Aydın, Necati Karadeniz, Erdem Canbaz hakkında da TCK 85/2’den yani ‘bilinçli taksirle adam öldürmek’ten müebbet hapis cezası istendi. Savcı, müebbet istediği bu 8 kişinin de 22’inci maddenin uygulanmasıyla 32 aydan 20 yıla kadar yargılanabileceklerini öngördü.
Fezlekede yine şirket görevlisi 29 kişi hakkında da ‘taksirle adam öldürmek’ten 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Bu kişiler şunlar: Serkan Kocaman, Soner Günay, Ümit Şahin, Nazmi Cem Nesemioğulları, Hüseyin Alkan, Adem Ormanoğlu, Burhan Karabaş, Sertaç Büyükgüney, Nimetullah Uğurlu, Efkan Kurt, Mehmet Bayri, Sertan Güney, Batuhan Ünlüyol, Ozan Sezer, Erdoğan Cinoğlu, Halil Sarı, Serhat Dinç, Saltuk Alp Demir, Uğur Karabulut, Sertan Günay, Mehmet Uçgun, Ömer Değirmenci, Fahri Pançar, Olcay Erşin, Mehmet Avcı, Halil Burhan, Hüseyin Ergin, Hilmi Karakoç, Caner Uysal.
Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız ise ilk 16 şüpheli hakkındaki cezayı yeterli ancak diğerleri hakkında talep edileni yetersiz bulduklarını söyledi: “29 kişi hakkında ‘taksirle öldürme’ değil ‘ihmal davranışla ölüme neden olma’ cezası verilmesini istiyoruz. Maden işletmesi daha önceki şirket tarafından devredilirken önceki grup ‘Burada sık sık yangın meydana geliyor. Biz yeterli verim alamadığımız için devrediyoruz’ diyor. Bu şirkete devrediyor. Buraya geldiklerinde işletme projesi hazırlayıp Bakanlığa, TKİ’ye (Türkiye Kömür İşletmeleri) veriyorlar. TKİ ‘Bu projeyi uygulayın’ diyor. Projede havalandırma ve iş güvenliği tedbirleri var. Proje olmasına rağmen, rezerv zayiatı olacak diye rafa kaldırıyorlar, vazgeçiyorlar. Ama aynı koşullarda 1 milyon 500 bin ton yıllık üretim, 2012-2013 yıllarında 3.5 milyon tona çıkıyor. 2010’daki bu projeye göre yeraltında 2 bin 500 çalışan olması gerekirken 3 bin 800 çalışana çıkıyor sayı. Yani müthiş bir yoğunluk meydana geliyor ve bu üretim artışı amaçlı çalışmayla da iş güvenliği tedbirleri ihmal ediliyor. Hiçbir müfettiş daha önceki bu işletme projesi uygulanıyor mu, tedbirler alınmış mı diye üzerinde durmuyor. TCK 83’üncü maddeye gelirsek... Bir kişinin yükümlü olduğu görevi yapmaması neticesi yani ihmalli bir davranışı sonucu ölüm meydana gelmişse temel ceza olarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine 20 yıldan 25 yıla kadar, eğer müebbet hapis cezasını gerektirmiyor ise 15 ila 20 yıla kadar, diğer hallerde de 10’dan 15 yıla kadar hapis cezasına hükmeder. Bu fezlekede yer alan tedbirsizlikle yani taksirle ‘birden fazla kişinin ölümüne sebep olma’ yerine bu maddenin uygulanmasını istiyoruz. 16’dan 45’e kadar ki sanıklar hakkında cezayı yeterli bulmuyoruz. Daha önce benzer bir durumda kasten adam öldürmekten böyle bir ceza verilmedi. İlk defa Soma Cumhuriyet Savcılığı bunu istedi. Tarihi cezalar istendi. Bu daha başlangıç. O bakımdan onaylamakla birlikte gerek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerek Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na Cumhuriyet Savcılığı’nın istediği soruşturma izinlerinin derhal verilmesini talep ediyor ve uyarıyoruz. Bilirkişi raporunda kusurlu olarak görülen Maden İşleri Genel Müdürü, TKİ Yönetim Kurulu Başkanı, TKİ İşletme Dairesi Başkanı, 2010’dan beri Soma A.Ş. ve Eynez Projesini inceleyen MİGEM Kontrol ve Denetleme Kurulu elemanları ile olay tarihinden önceki son 2 yıl içindeki Çalışma Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Müfettişleri hakkındaki davayı ayırdıklarından bunların da cezalandırılmasını istiyoruz.”
MANİSA’nın Soma ilçesinde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayı araştırmak üzere oluşturulan TBMM Araştırma Komisyonu üyeleri, 30 Ekim günü olayın meydana geldiği ocağa indi. Madenin işçilere mezar olan noktasında incelemelerde bulunan komisyon üyesi vekiller, içerinin görüntülerini ilk kez kamuoyuyla paylaştı. Türkiye’nin en büyük maden kazalarından biri olan Soma’dan geriye demir ve moloz yığınlarının yer aldığı bu fotoğraflar kaldı. Komisyon üyelerinin, maden içindeki göçüklerden dolayı bazı bölümlerden eğilerek, zaman zaman da sürünerek geçtiği belirtildi. Komisyon üyesi CHP’li Hasan Ören, kazanın olduğu noktaya indiğinde gördüğü manzarayı, “Tüyleriniz diken diken oluyor, inanın kendimi kaybettim. Orada bir insanın çalışması mümkün değil. Bir imkân olsa da cehennemin bir fotoğrafını çekseniz, Soma’daki madenin içindeki işte o görüntüdür. 30 metrelik bir alanı sürünerek geçtik. Bir de orası devletin ruhsatlandırılmış madeni, özellere geldiğinizde işler orada daha da kötü” sözleriyle açıkladı.

4 Yaşındaki Çocuk Evinin Önünde Oynarken Kayboldu..!

HABER BOMBA
Van'ın Gürpınar İlçesi'nin Kırkgeçit Köyü'nde 4 yaşındaki Nehir Aslan adlı kız çocuğu, kayboldu. AFAD ve ulusal kurtarma ekipleri kurtarma çalışmalarına başladı.
Van'ın Gürpınar İlçesi'nin Kırkgeçit Köyü'nde 4 yaşındaki Nehir Aslan adlı kız çocuğu, evlerinin önünde oynarken kayboldu. Olayın haber verilmesi üzerine jandarma, köy korucuları, köylüler, AFAD ve Ulusal Medikal Kurtarma ekipleri köy ve çevresinde arama kurtarma çalışmalarına başladı.
Olay, akşam saatlerinde ilçeye yaklaşık 40 kilometre uzaklıkta bulunan Kırkgeçit Köyü'nde meydana geldi. Evinin önünde oynayan 4 yaşındaki Nehir Aslan, bir anda ortadan kayboldu. Aramaya çıkan ailesi küçük kızları Nehir'i bulamayınca durumu jandarmaya haber vererek yardım istedi. Bunun üzerine köye çok sayıda jandarma, köy korucusu, AFAD ve Ulusal Medikal Kurtarma ekipleri sevk edilerek köy ve çevresinde yoğun bir arama çalışması başlatıldı. Aramalara çevre köylerde yaşayanların da destek verdiği belirtildi.
Çocuğun yakınları büyük bir endişe içerisinde olduklarını, kaçırılmasından kortuklarını belirtti. Yetkililer, geniş bir alanda aramaların sürdürüldüğünü ve çocuğun biran önce bulunması için herkesin büyük bir çaba içerisinde olduğunu söyledi.

4 Yaşındaki Çocuk Evinin Önünde Oynarken Kayboldu..!

HABER BOMBA
Van'ın Gürpınar İlçesi'nin Kırkgeçit Köyü'nde 4 yaşındaki Nehir Aslan adlı kız çocuğu, kayboldu. AFAD ve ulusal kurtarma ekipleri kurtarma çalışmalarına başladı.
Van'ın Gürpınar İlçesi'nin Kırkgeçit Köyü'nde 4 yaşındaki Nehir Aslan adlı kız çocuğu, evlerinin önünde oynarken kayboldu. Olayın haber verilmesi üzerine jandarma, köy korucuları, köylüler, AFAD ve Ulusal Medikal Kurtarma ekipleri köy ve çevresinde arama kurtarma çalışmalarına başladı.
Olay, akşam saatlerinde ilçeye yaklaşık 40 kilometre uzaklıkta bulunan Kırkgeçit Köyü'nde meydana geldi. Evinin önünde oynayan 4 yaşındaki Nehir Aslan, bir anda ortadan kayboldu. Aramaya çıkan ailesi küçük kızları Nehir'i bulamayınca durumu jandarmaya haber vererek yardım istedi. Bunun üzerine köye çok sayıda jandarma, köy korucusu, AFAD ve Ulusal Medikal Kurtarma ekipleri sevk edilerek köy ve çevresinde yoğun bir arama çalışması başlatıldı. Aramalara çevre köylerde yaşayanların da destek verdiği belirtildi.
Çocuğun yakınları büyük bir endişe içerisinde olduklarını, kaçırılmasından kortuklarını belirtti. Yetkililer, geniş bir alanda aramaların sürdürüldüğünü ve çocuğun biran önce bulunması için herkesin büyük bir çaba içerisinde olduğunu söyledi.

'Arafat'ın ölümü hakkında İsrail'i suçlamıyorum'

HABER BOMBA
Mahmud Abbas, elinde delil olmadığı için eski Filistin Devlet Başkanı Yasir Arafat'ın ölümüyle ilgili İsrail'i suçlamadığını söyledi.
İsrail Kanal 10 televizyonuna röportaj veren Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, "Delil olmaksızın eski Filistin Devlet Başkanı Yasir Arafat'ın ölümüyle ilgili kimseyi suçlamam. İsrail'in Arafat'ı öldürdüğüne dair elimde delil yok, bu yüzden onu suçlamıyorum" dedi. Kudüs'teki yerleşim birimi inşa faaliyetleri ile Yahudi yerleşimcilerin Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerine işaret eden Abbas, Kudüs'teki gerginliğin Mescid-i Aksa'daki mevcut durumdan kaynaklandığını ifade etti.
Abbas, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun "şiddete teşvik ettiği" yönündeki suçlamalarına ilişkin ise şunları söyledi:
''Ben insanları mukaddesatı korumaya davet ettim, şiddete teşvik etmedim. Üçüncü intifada çağrısı da yapmadım. Böyle bir şey isteseydim 51 gün süren Gazze saldırıları sırasında bunu yapardım. Altını çizerek söylüyorum, üçüncü intifada yapmayacağız. Açıkçası böyle bir seçenekten yana değilim. Buna karşılık İsrail'in de yerleşim birimi inşa faaliyetlerini durdurması gerek.''

'Arafat'ın ölümü hakkında İsrail'i suçlamıyorum'

HABER BOMBA
Mahmud Abbas, elinde delil olmadığı için eski Filistin Devlet Başkanı Yasir Arafat'ın ölümüyle ilgili İsrail'i suçlamadığını söyledi.
İsrail Kanal 10 televizyonuna röportaj veren Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, "Delil olmaksızın eski Filistin Devlet Başkanı Yasir Arafat'ın ölümüyle ilgili kimseyi suçlamam. İsrail'in Arafat'ı öldürdüğüne dair elimde delil yok, bu yüzden onu suçlamıyorum" dedi. Kudüs'teki yerleşim birimi inşa faaliyetleri ile Yahudi yerleşimcilerin Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerine işaret eden Abbas, Kudüs'teki gerginliğin Mescid-i Aksa'daki mevcut durumdan kaynaklandığını ifade etti.
Abbas, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun "şiddete teşvik ettiği" yönündeki suçlamalarına ilişkin ise şunları söyledi:
''Ben insanları mukaddesatı korumaya davet ettim, şiddete teşvik etmedim. Üçüncü intifada çağrısı da yapmadım. Böyle bir şey isteseydim 51 gün süren Gazze saldırıları sırasında bunu yapardım. Altını çizerek söylüyorum, üçüncü intifada yapmayacağız. Açıkçası böyle bir seçenekten yana değilim. Buna karşılık İsrail'in de yerleşim birimi inşa faaliyetlerini durdurması gerek.''

Melih Gökçek bir kişiyi gözaltına aldırdı..!

HABER BOMBA
Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin Ak Partili Belediye Başkanı Melih Gökçek, 1 Haziran'da seçimlerin tekrarlanacağı Eskişehir'in Mahmudiye ilçesinde mitingde konuşma yaparken bir kişinin 'Mahmudiye'de hırsız var' yazılı dövizli protestosuyla karşılaştı. Gökçek'in polislere 'Şikayetçiyim' demesi üzerine bu kişi gözaltına alındı.
DHA'nın haberine göre Mahmudiye ilçesinde bugün akşam saatlerinde AK Parti tarafından miting düzenlendi. AK Parti Eskişehir milletvekilleri Salih Koca ve Ülker Can'ın da katıldığı mitingde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek otobüsün üzerinden konuşma yaptı. Bazı beldelerde seçimin iptal edilmesinin bu yerler için bir nimet olduğunu söyleyen Gökçek, "Külfet gibi gözüküyor ancak değildir. Partiler bu seçimlerde bütün ruhunu ortaya koyarlar bu seçimleri almaya gayret ederler. Başbakanımız ilçeler için bizleri görevlendirdi. Mahmudiye'yi de Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne emanet etti" dedi.
Polisler, dövizle birlikte ismi açıklanmayan kişiyi yakalayıp ekip aracına bindirerek İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürdü. Konuşmasını sürdüren Melih Gökçek, Mahmudiye'de seçime girmeyecek olan MHP'lilerden Ak Parti'ye destek istedi. Gökçek, "Sadece belediye başkanı seçmiyorsunuz. Bir ideolojiye, bir fikre oy veriyorsunuz. MHP'li kardeşlerim, kimle kavga ettiler, kimlere şehit verdiler. Şimdi kalkıp bunlara oy vermenin vebali var mı yok mu?" diye konuştu. Mahmudiye İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürülen protestocunun sorgusu sürüyor.

Melih Gökçek bir kişiyi gözaltına aldırdı..!

HABER BOMBA
Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin Ak Partili Belediye Başkanı Melih Gökçek, 1 Haziran'da seçimlerin tekrarlanacağı Eskişehir'in Mahmudiye ilçesinde mitingde konuşma yaparken bir kişinin 'Mahmudiye'de hırsız var' yazılı dövizli protestosuyla karşılaştı. Gökçek'in polislere 'Şikayetçiyim' demesi üzerine bu kişi gözaltına alındı.
DHA'nın haberine göre Mahmudiye ilçesinde bugün akşam saatlerinde AK Parti tarafından miting düzenlendi. AK Parti Eskişehir milletvekilleri Salih Koca ve Ülker Can'ın da katıldığı mitingde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek otobüsün üzerinden konuşma yaptı. Bazı beldelerde seçimin iptal edilmesinin bu yerler için bir nimet olduğunu söyleyen Gökçek, "Külfet gibi gözüküyor ancak değildir. Partiler bu seçimlerde bütün ruhunu ortaya koyarlar bu seçimleri almaya gayret ederler. Başbakanımız ilçeler için bizleri görevlendirdi. Mahmudiye'yi de Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne emanet etti" dedi.
Polisler, dövizle birlikte ismi açıklanmayan kişiyi yakalayıp ekip aracına bindirerek İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürdü. Konuşmasını sürdüren Melih Gökçek, Mahmudiye'de seçime girmeyecek olan MHP'lilerden Ak Parti'ye destek istedi. Gökçek, "Sadece belediye başkanı seçmiyorsunuz. Bir ideolojiye, bir fikre oy veriyorsunuz. MHP'li kardeşlerim, kimle kavga ettiler, kimlere şehit verdiler. Şimdi kalkıp bunlara oy vermenin vebali var mı yok mu?" diye konuştu. Mahmudiye İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürülen protestocunun sorgusu sürüyor.

Ege Denizi'nde 2 Deprem Daha Meydana Geldi..!

HABER BOMBA
Ege Denizi'nde, Saros Körfezi açıklarında 4.8 ve 4.5 büyüklüğünde 2 deprem daha meydana geldi.
Ege Denizi'nde, Saros Körfezi'nde 9 dakika arayla 4,8 ve 4,5 büyüklüklerinde iki deprem meydana geldi. Kandilli Rasathanesi'nin ilk verilerine göre 14.38'deki depremin büyüklüğü 5.1 olarak duyurulmuştu. Ancak 4.8 olarak revize edildi. Saat 14.47'de ise bu kez 4.5 büyüklüğünde bir deprem yaşandı. 4.8'lik ilk depremin ardından 2.5, 1.8, 2.9, 2.3 şiddetinde pek çok sarsıntı ölçüldü.
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanlığı Deprem Dairesinin tespitlerine göre, saat 14.38'de merkez üssü Saros Körfezi olan 4,8 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi. Derinliği 20,7 kilometre olan deprem, Çanakkale, Bursa ve Balıkesir il merkezleriyle bazı ilçelerinde hissedildi. Çanakkale'de bazı vatandaşlar, ev ve iş yerlerinden çıkarak bir süre dışarıda bekledi. Bu sarsıntının ardından Çanakkale'nin Eceabat ilçesi açıklarında saat 14.47'de 28,6 kilometre derinliğinde bir deprem daha oldu. Depremin büyüklüğü 4,5 olarak ölçüldü.
Ege Denizi gece boyu da sallanmıştı. Dün Türkiye'yi korkutan depremin ardından Eceabat açıklarında saat 02.00'de de 4,2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Saat 03.07'de ise Yunanistan'ın Aynoroz yarımadası yakınlarında 4.6 büyüklüğünde deprem kaydedildi. Gece 24.00'ten itibaren Saros Körfezi'nde toplam 57 artçı deprem ölçüldü.

Ege Denizi'nde 2 Deprem Daha Meydana Geldi..!

HABER BOMBA
Ege Denizi'nde, Saros Körfezi açıklarında 4.8 ve 4.5 büyüklüğünde 2 deprem daha meydana geldi.
Ege Denizi'nde, Saros Körfezi'nde 9 dakika arayla 4,8 ve 4,5 büyüklüklerinde iki deprem meydana geldi. Kandilli Rasathanesi'nin ilk verilerine göre 14.38'deki depremin büyüklüğü 5.1 olarak duyurulmuştu. Ancak 4.8 olarak revize edildi. Saat 14.47'de ise bu kez 4.5 büyüklüğünde bir deprem yaşandı. 4.8'lik ilk depremin ardından 2.5, 1.8, 2.9, 2.3 şiddetinde pek çok sarsıntı ölçüldü.
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanlığı Deprem Dairesinin tespitlerine göre, saat 14.38'de merkez üssü Saros Körfezi olan 4,8 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi. Derinliği 20,7 kilometre olan deprem, Çanakkale, Bursa ve Balıkesir il merkezleriyle bazı ilçelerinde hissedildi. Çanakkale'de bazı vatandaşlar, ev ve iş yerlerinden çıkarak bir süre dışarıda bekledi. Bu sarsıntının ardından Çanakkale'nin Eceabat ilçesi açıklarında saat 14.47'de 28,6 kilometre derinliğinde bir deprem daha oldu. Depremin büyüklüğü 4,5 olarak ölçüldü.
Ege Denizi gece boyu da sallanmıştı. Dün Türkiye'yi korkutan depremin ardından Eceabat açıklarında saat 02.00'de de 4,2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Saat 03.07'de ise Yunanistan'ın Aynoroz yarımadası yakınlarında 4.6 büyüklüğünde deprem kaydedildi. Gece 24.00'ten itibaren Saros Körfezi'nde toplam 57 artçı deprem ölçüldü.

Büyükçekmece'de İplik Fabrikası'nda Yangın..!

HABER BOMBA
Büyükçekmece'de Mimar Sinan Mahallesi'nde bulunan bir iplik fabrikasında yangın çıktı. Yangına çevre ilçelerden de çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi.
Büyükçekmece'de, iplik fabrikasında çıkan yangın kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Yandaki vana fabrikasına da sıçradığı belirtilen yangına itfaiyenin yanı sıra helikopterle de müdahale ediliyor. Ekipler yangını kontrol altına almaya çalışıyor.

Büyükçekmece'de İplik Fabrikası'nda Yangın..!

HABER BOMBA
Büyükçekmece'de Mimar Sinan Mahallesi'nde bulunan bir iplik fabrikasında yangın çıktı. Yangına çevre ilçelerden de çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi.
Büyükçekmece'de, iplik fabrikasında çıkan yangın kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Yandaki vana fabrikasına da sıçradığı belirtilen yangına itfaiyenin yanı sıra helikopterle de müdahale ediliyor. Ekipler yangını kontrol altına almaya çalışıyor.

6.5 Büyüklüğündeki Deprem Üç Bölgeyi Salladı..!

HABER BOMBA
Panik yaratan deprem İstanbul'dan Antalya'ya kadar çok geniş bir bölgede hissedildi. Sarsıntı sonucu paniğe kapılan 100'ün üzerinde kişi yaralandı.

Marmara, Akdeniz ve Ege Bölgesi saat 12.26’da şiddetli depremle sallandı. Deprem Bolu’dan Edirne’ye, İstanbul’dan İzmir’e, Çanakkale’den Eskişehir’e kadar geniş bir alanda hissedildi.
Bugün saat 12:25'te meydana gelen 6.5 büyüklüğündeki deprem Antalya'dan İstanbul'a kadar çok geniş bir bölgede hissedildi.. İstanbul'un bütününde hissedilen deprem büyük korku yarattı. Depremin merkez üssü Gökçeada açıkları... Derinliği ise 10 kilometre... Yunanistan Deprem Enstitüsü ise depremin büyüklüğünü 7.2 olarak ölçtü ve merkez üssününün Dedeağaç yakınları olduğunu duyurdu. Depremden sonra cep telefonları kilitlendi, Kandilli'nin sitesi çöktü. İstanbul'dan Antalya'ya kadar çok geniş bir bölgede hissedildi.
Deprem sırasında paniğe kapılıp baygınlık geçiren ve pencerelerden atladıkları gerekçesiyle Çanakkale'de 100'e yakın kişi, Şarköy’de 5, Tekirdağ’da 15, Edirne'nin Keşan İlçesi'nde de 4 kişi yaralandı. Edirne'de inşaatın altında depreme yakalanan 1 kişi de başına tuğla düşmesi sonucu yaralandı.
Tekirdağ'da kalp krizi geçiren bir vatandaş hayatını kaybetti.
Gökçeada'da deprem anını yaşayan başka bir vatandaş büyük panik yaşadıklarını ve o sırada evdeki kitaplığın devrildiğini, tabak ve bardakların kırıldığını belirtti.
Gökçeada'da 20 kişinin korku ve oanik nedeniyle hastaneye kaldırıldığı öğrenildi.
Balıkesir'de de hissedilen deprem nedeniyle halk, sokaklara döküldü. Kentte bazı iş yerlerinin camları kırıldı. Ayrıca cep telefonlarıyla iletişim, kesintiye uğradı. Edremit ilçesinde bir vatandaş, panikleyerek yaşadığı binanın 4'üncü katından atlaması sonucu yaralandı. Kimliği henüz belirlenemeyen kişinin, 112 Acil Servis ekiplerince Edremit Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı bildirildi.
Kentte sarsıntıyı hisseden vatandaşların çoğu, ev ve iş yerlerini terk ederek dışarıda beklemeye başladı. Çok sayıda dershanenin bulunduğu Gazipaşa Caddesi'nde öğrenciler, sokaklara döküldü. Panik yaşayan öğrencilerden kimileri ağlarken bazıları ise baygınlık geçirdi.
Gökçeada açıklarında meydana gelen depremde Gökçeada'da özellikle eski Rum evlerinde çatlak ve çatılarında göçmeler meydana geldiği öğrenildi. Bazı vatandaşların hafif yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı belirtildi. Çanakkale merkezde bazı binalarda çatlaklar oluştu. Depremin paniğiyle kendilerini dışarıya atanlardan yaralananlar olduğu, 15 kişinin hastaneye kaldırıldığı bildirildi. Çanakkale merkezde ilk belirlemeye göre yıkılan bina yok. Vatandaşların bilgi almak için telefonlara sarılması nedeniyle özellikle GSM hatlarına ulaşılamadı. Çanakkale ilçelerinde de binalardan atlayıp yaralananlar olduğu öğrenildi. Çanakkale'nin Gelibolu, Lapkesi ilçelerinde de bazı eski binalarda çatlak olduğu, panikle kaçarken yaralananlar bulunduğu bildirildi.
Çanakkale Saros Körfezi açıklarında meydana gelen depremin merkez üssüne en yakın yerleşim yeri olan Gökçada'nın Belediye Başkanı Ünal Çetin, adada kısmın yıkılan, zarar gören evler bulunduğunu, ancak can kaybı olmadığını söyledi. Başkan Çetin, "Münferit yaralanmalar var. İlk müdahaleler yapıldı. Yıkılan zarar gören evlerimiz var. Bu akşam itibarıyla kalınmasında sakınca görülen evler için önlem alıyoruz. Yaralılardan hayati tehlikesi olan yok. Şu an insanlarımız sokaklarda ve tedirgin" dedi.

6.5 Büyüklüğündeki Deprem Üç Bölgeyi Salladı..!

HABER BOMBA
Panik yaratan deprem İstanbul'dan Antalya'ya kadar çok geniş bir bölgede hissedildi. Sarsıntı sonucu paniğe kapılan 100'ün üzerinde kişi yaralandı.

Marmara, Akdeniz ve Ege Bölgesi saat 12.26’da şiddetli depremle sallandı. Deprem Bolu’dan Edirne’ye, İstanbul’dan İzmir’e, Çanakkale’den Eskişehir’e kadar geniş bir alanda hissedildi.
Bugün saat 12:25'te meydana gelen 6.5 büyüklüğündeki deprem Antalya'dan İstanbul'a kadar çok geniş bir bölgede hissedildi.. İstanbul'un bütününde hissedilen deprem büyük korku yarattı. Depremin merkez üssü Gökçeada açıkları... Derinliği ise 10 kilometre... Yunanistan Deprem Enstitüsü ise depremin büyüklüğünü 7.2 olarak ölçtü ve merkez üssününün Dedeağaç yakınları olduğunu duyurdu. Depremden sonra cep telefonları kilitlendi, Kandilli'nin sitesi çöktü. İstanbul'dan Antalya'ya kadar çok geniş bir bölgede hissedildi.
Deprem sırasında paniğe kapılıp baygınlık geçiren ve pencerelerden atladıkları gerekçesiyle Çanakkale'de 100'e yakın kişi, Şarköy’de 5, Tekirdağ’da 15, Edirne'nin Keşan İlçesi'nde de 4 kişi yaralandı. Edirne'de inşaatın altında depreme yakalanan 1 kişi de başına tuğla düşmesi sonucu yaralandı.
Tekirdağ'da kalp krizi geçiren bir vatandaş hayatını kaybetti.
Gökçeada'da deprem anını yaşayan başka bir vatandaş büyük panik yaşadıklarını ve o sırada evdeki kitaplığın devrildiğini, tabak ve bardakların kırıldığını belirtti.
Gökçeada'da 20 kişinin korku ve oanik nedeniyle hastaneye kaldırıldığı öğrenildi.
Balıkesir'de de hissedilen deprem nedeniyle halk, sokaklara döküldü. Kentte bazı iş yerlerinin camları kırıldı. Ayrıca cep telefonlarıyla iletişim, kesintiye uğradı. Edremit ilçesinde bir vatandaş, panikleyerek yaşadığı binanın 4'üncü katından atlaması sonucu yaralandı. Kimliği henüz belirlenemeyen kişinin, 112 Acil Servis ekiplerince Edremit Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı bildirildi.
Kentte sarsıntıyı hisseden vatandaşların çoğu, ev ve iş yerlerini terk ederek dışarıda beklemeye başladı. Çok sayıda dershanenin bulunduğu Gazipaşa Caddesi'nde öğrenciler, sokaklara döküldü. Panik yaşayan öğrencilerden kimileri ağlarken bazıları ise baygınlık geçirdi.
Gökçeada açıklarında meydana gelen depremde Gökçeada'da özellikle eski Rum evlerinde çatlak ve çatılarında göçmeler meydana geldiği öğrenildi. Bazı vatandaşların hafif yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı belirtildi. Çanakkale merkezde bazı binalarda çatlaklar oluştu. Depremin paniğiyle kendilerini dışarıya atanlardan yaralananlar olduğu, 15 kişinin hastaneye kaldırıldığı bildirildi. Çanakkale merkezde ilk belirlemeye göre yıkılan bina yok. Vatandaşların bilgi almak için telefonlara sarılması nedeniyle özellikle GSM hatlarına ulaşılamadı. Çanakkale ilçelerinde de binalardan atlayıp yaralananlar olduğu öğrenildi. Çanakkale'nin Gelibolu, Lapkesi ilçelerinde de bazı eski binalarda çatlak olduğu, panikle kaçarken yaralananlar bulunduğu bildirildi.
Çanakkale Saros Körfezi açıklarında meydana gelen depremin merkez üssüne en yakın yerleşim yeri olan Gökçada'nın Belediye Başkanı Ünal Çetin, adada kısmın yıkılan, zarar gören evler bulunduğunu, ancak can kaybı olmadığını söyledi. Başkan Çetin, "Münferit yaralanmalar var. İlk müdahaleler yapıldı. Yıkılan zarar gören evlerimiz var. Bu akşam itibarıyla kalınmasında sakınca görülen evler için önlem alıyoruz. Yaralılardan hayati tehlikesi olan yok. Şu an insanlarımız sokaklarda ve tedirgin" dedi.

Coca Cola'ya ETA Şoku..!

HABER BOMBA
Dünyanın en büyük içecek şirketi Coca-Cola, İspanya’da yayımlanan bir reklam filmini terör örgütü ETA yüzünden geri çekmek zorunda kaldı.
Terör mağdurları, cezaevindeki terör hükümlülerine destek veren bir platformla işbirliği yapan aktör Gotzon Sanchez’in reklam filminde rol almasına tepki göstermişti. Söz konusu reklamın geri çekildiğini açıklayan Coca Cola şirketi, aktörün özgeçmişindeki detaylardan haberdar olmadıklarını belirterek, incinen ve rencide olan taraflardan özür diledi. Aktör Sanchez, reklam filminde Atletico Madridli bir kıza aşık olan çocuğun Real Madridli babası rolünü üstlenmişti.

Coca Cola'ya ETA Şoku..!

HABER BOMBA
Dünyanın en büyük içecek şirketi Coca-Cola, İspanya’da yayımlanan bir reklam filmini terör örgütü ETA yüzünden geri çekmek zorunda kaldı.
Terör mağdurları, cezaevindeki terör hükümlülerine destek veren bir platformla işbirliği yapan aktör Gotzon Sanchez’in reklam filminde rol almasına tepki göstermişti. Söz konusu reklamın geri çekildiğini açıklayan Coca Cola şirketi, aktörün özgeçmişindeki detaylardan haberdar olmadıklarını belirterek, incinen ve rencide olan taraflardan özür diledi. Aktör Sanchez, reklam filminde Atletico Madridli bir kıza aşık olan çocuğun Real Madridli babası rolünü üstlenmişti.

Coca Cola'ya ETA Şoku..!

HABER BOMBA
Dünyanın en büyük içecek şirketi Coca-Cola, İspanya’da yayımlanan bir reklam filmini terör örgütü ETA yüzünden geri çekmek zorunda kaldı.
Terör mağdurları, cezaevindeki terör hükümlülerine destek veren bir platformla işbirliği yapan aktör Gotzon Sanchez’in reklam filminde rol almasına tepki göstermişti. Söz konusu reklamın geri çekildiğini açıklayan Coca Cola şirketi, aktörün özgeçmişindeki detaylardan haberdar olmadıklarını belirterek, incinen ve rencide olan taraflardan özür diledi. Aktör Sanchez, reklam filminde Atletico Madridli bir kıza aşık olan çocuğun Real Madridli babası rolünü üstlenmişti.

Alman devinden flaş Türkiye kararı!

HABER BOMBA
Kamyon ve otobüs üreticisi MAN, Almanya'daki tek otobüs fabrikasını kapatarak üretimini Türkiye'ye kaydıracak.
MAN Kamyon ve Otobüsleri Üst Yöneticisi (CEO) Anders Nielsen, alınması zor olan bu karardan duyduğunu üzüntüyü dile getirerek, "Verimliliği artırmak için üretim yerini taşımaktan başka alternatif kalmadı" dedi. MAN tarafından yapılan açıklamaya göre, firma 2015 yılının sonuna kadar otobüs üretim faaliyetlerini Almanya'nın Plauen kentinden taşıma kararı aldı. Fabrikanın taşınmasından etkilenecek 420 işçiye ise Volkswagen'in Almanya'daki birimlerinden birinde yeni bir pozisyon teklif edilecek, anlaşmanın detayları önümüzdeki bir kaç gün içinde belli olacak. Açıklamada, fabrikanın taşınma gerekçesine ilişkin "Avrupa'da otobüs pazar hacmi tüm zamanların en düşük seviyesinde.
Önemli hedef pazarlardaki kötü ekonomik durum ve lüks sektöründeki düşük talep sebebiyle Plauen'deki üretimi devam ettirmek artık ekonomik açıdan uygun değil" ifadelerine yer verildi. Gelecekte üretimin Ankara'ya kaydırılacağı belirtilen açıklamada, "Starliner, Cityliner and Jetliner gibi şehirlerarası otobüsler ve yolcu vagonları daha önce Plaun'de üretiliyordu. Gelecekte bu, Neoplan Tourliner'in üretildiği MAN'ın Ankara'daki fabrikasında gerçekleştirilecek. Ankara fabrikası MAN'ın Almanya dışında açtığı ilk fabrikaydı ve otobüsler 1986 yılından buyana burada üretiliyor" bilgisi de paylaşıldı. Açıklamada görüşlerine yer verilen MAN Kamyon ve Otobüsleri Üst Yöneticisi (CEO) Anders Nielsen, alınması zor olan bu karardan duyduğunu üzüntüyü dile getirdi. Verimliliği artırmak için üretim yerini taşımaktan başka alternatif kalmadığını aktaran Nielsen, Volkswagen ailesinde yer alma şansı bulduklarını ve bu aileye katılmaktan mutlu olduklarını da ifade etti.

Haber Bomba